GELECEĞİN AYAK İZLERİ: REKREASYON
Binlerce yıl önce tarihin derinliklerinde saklanmış, bizim henüz ilk insanlar diyebildiğimiz atalarımızın karanlık mağaralara işledikleri resimler. Neden çizmiş olabilirler onları? Peki antik dönemde yapılan olimpiyat oyunları. Kapanan ve açılan çağlar, Rönesanslar, reformlar ve akabinde belki hala etkisi altında olduğumuz sanayi devrimi. İnsanoğlu, Maslow ve İbn i Haldun’un da belirttiği gibi belli başlı zaruri olguların ardından; sevmek, sevilmek, saygı duyulmak gibi değerlere ihtiyaç duyuyor. İşte bu ihtiyaçların son vagonu kendini gerçekleştirmekle tamamlanıyor, diğer adıyla estetik. Tabii ki her şey belli bir zamanda meydana gelir. İşte biz estetiği tamamlayan bu zamana serbest zaman diyoruz. Diğer adıyla rekreasyon.
İnsanoğlu var oluşundan bu yana idrakinde olsun ya da olmasın serbest zamanı belli ölçülerde kullanmıştır. Peki rekreasyon bize ne kazandırdı? Medeniyetleri.
Her toplum belli değerleri geliştirerek bir medeniyet meydana getirir. Ve düşünülüp hayal edilmeden hiçbir şey üretilemez. Basit bir örnekle şu an bu yazıyı okuyabiliyorsanız bunu; bilgisayarın, telefonun, internetin, elektriğin vb. bunları üreten ama her şeyden önce hayal eden insanlara borçlusunuz. Elinizdeki kalemde bir hayal ürünü idi, içtiğiniz suyu kalıba sokan bardakta. Aslında sahip olduğumuz tüm materyaller.
İşte sanayi devrimi ile hızla artan kentsel nüfus toplumlarda belli başlı sosyolojik ve psikolojik sorunları da beraberinde getirmişti. Bunlar bir yandan insanlara yeni iş olanakları sunarken diğer yandan toplumların estetik kavramlarını güçlendiriyordu.
Günümüzde de aynı olgular devam etmekte ve asla bitmeyecek. Mesele serbest zamanın ölçüsü değil onu ne amaçla ve nasıl kullandığımızdır.
Tüm bunların yanında rekreasyonun vazgeçilmezi olan spor, bizi hem ülkemizde hem de dünyada dinamik halde tutan yegâne alandır. Özellikle genç nüfusun zararlı alışkanlıklardan uzak tutulması için olmazsa olmaz kavram rekreasyonun etkin ve dinamik kullanımıdır. Şöyle özetlersek genç nüfusun belli başlı kötü alışkanlıklara bulaşmasının en büyük sebebi, alt bilinçlerinde kendilerini sevememekten kaynaklanır ve bunu reddedilme korkusu izler. Bu korkular ancak spor ve estetik alanların hayata geçirilmesiyle önlenebilir. Genç bir bireye edebiyat dersini öğretmenin yanında şiir ya da herhangi bir türde yazı yazmayı öğretmek, sadece beden eğitimi dersinde değil, serbest zamanda da bir fiil sporla veya herhangi bir sanat dalıyla ilgilenmelerini sağlamak, genç dimağların kendini gerçekleştirme yolunda çok önemli bir basamak olabilecektir. Zira insanoğlu bedeni, ruhu, duyguları ve düşünceleri ile bir bütündür. Bütünlük ancak rekreasyonun etkin kullanımı ile sağlanabilir. Medeni dünyaya örnek olabilmek için.
Yazar
Buğra Çelik
Editör
Adem SUBAŞI