205 +117

Rakamlar…
Yazarken çok kolay!
Hatta söylerken de kolay!
Kağıt üzerinde, söz üzerinde ifade etmek çok basit ve kolay. Çünkü onlar sadece birer rakam.
Mamafih, bunlar elbette alelade rakamlar değil!
Altı dolu, üstü dolu, içi dolu sayılar herbiri! Artma olasılığı yüksek ama azalma olasılığı mümkün olmayan rakamlar.
Can pazarı rakamları!
2024′ ün ilk 6 ayının bilançosu!
Toplamı 322.
Yani 322 kadın cinayeti.
Bunlardan 205 kadının failleri belliyken, 117′ sinin failleri bile meçhul.
…
İstediğiniz kadar “Kadına şiddete hayır!” sloganları, başlıkları atadurun, yazadurun.
Kaldi ki hiçbir zaman anlayamamışımdır bu saçma sapan, gereği bir türlü yapılmayan ve slogan olarak kalmaktan öteye gidemeyen klişe cümleleri.
Nitekim “Kadına şiddete hayır” deyince, kadına yapılan şiddet ve zulüm durmuyor.
Tıpkı “Hayvanları koruyalım” sloganlarının da beyhude yere kopyala yapıştır olması gibi. Bana göre bu da bir klişeden ibaret.
Daha da vahim olanını söyleyeyim; Ekim 2024 kadın cinayetlerinin faili belli olan vefat sayısı 48,
şüpheli kadın cinayeti ise 23.
Yanlış okumadınız! Bir aydan bahsediyorum.
Sadece 30 gün içinde olandan.
71 kadın cinayeti ve 30 gün.
Korkunç bir rakam.
Üstelik bu rakamlar yalnızca resmi kayıtlara yansıyanlar. Kuvvetle muhtemel kayda muhtaç olanlar da var.
Bu durumda kimse kusuruma bakmasın ya da baksın, ama söyleyeceğimden geri kalmayacağım;
“Kadına şiddete hayır” naralarını hiçbir zaman samimi bulmadım ve bulmayacağım.
Önemli olan şiddetle ilgili kınama söylemleri yapmak veya yazmak değil, şiddet olasılıklarını ortadan kaldırmak, yok etmek için ciddi yaptırımlar uygulamak.
Önemli olan bu.
Bunun da kısa vade çözümlü “Asın, kesinlerle” olmayacağı, dahası olmaması gerektiği ortadayken, kalıcı tek gerçek formül var ki, o da eğitim.
Herşeyde olduğu gibi bu konuda da eğitim şart.
Eğitimli toplum bilinçli toplumdur.
Eğitimli toplum düşünebilen toplumdur.
Eğitimli toplum zorbalığa meyil etmeden, aklıyla, fikriyle, mantığıyla, düşünce gücüyle hayatına yön veren bireylerin yaşadığı toplumdur.
Çare, kısasa kısas yapar gibi cana karşılık “asın-kesin” demek yerine, biran önce ve tez elden eğitimi her yönden, her bireye verebilmek.
Bununla birlikte, T.C. İçişleri Bakanlığı’nın onayıyla Emniyet Genel Müdürlüğü KADES uygulamasının (Kadın Acil Destek İhbar Sistemi) her kadının cep telefonunda olması gerektiği inancındayım.
Ey kadınlar!
“Bana birşey olmaz!” düşüncesi ile değil, her an herşeyin olabileceği ihtimaliyle KADES uygulamasını telefonlarınıza indirin.
Üstelik bu uygulamayı kullanabilmeniz ve olası bir durumda yardım çağrısında bulunmanız için internete bağlı olmanız da gerekmiyor.
Ne siz şiddete maruz kalın ne de çocuk ya da çocuklarınızın şiddete boyun eğmesine izin verin.
Çaresiz değilsiniz!
Hem emniyet birimlerimizin en hızlı şekilde yardım çağrınıza cevap verecekleri bilinciyle hem de devletin kadın ve çocuklara kucak açtığı sevgi evleri ile devletin güvenli çatısı altında olacağınızı bilin.
Size ve çocuklarınıza yapılan hiçbir zorbalığa, şiddete göz yummayın, normalleştirmeyin!
Unutmayın, şiddetin azı- çoğu, haklı- haksız gerekçesi olmaz. Şiddet, şiddettir.
Devletin can güvenliği olmayan kadın ve çocuklarımız için de çeşitli önlemler alabildiğinin bilincinde olun.
Esen kalın.
Selin Işıl
