ANKARA/Akaryakıt işletmeleri, yaptıkları usulsüz işlemler nedeniyle ceza yiyen dağıtım şirketlerinden ürün alan firmalara gelen kapatma cezalarına itiraz etti. Dağıtım firmalarının yaptığı usulsüzlükleri bilmelerinin mümkün olmadığını ileri süren akaryakıt işletmeleri temsilcileri, “Bize ürün satan dağıtım firmalarının yaptığı usulsüz işlemlerden dolayı bizim işletmelerimizin kapatılmasını doğru bulmuyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Akaryakıt işletmeleri, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) bir uygulaması olarak dağıtım şirketlerin usulsüzlüklerine kendilerinin de dahil edildiğini ileri sürerek Ankara Ulus meydanında yaptıkları eylemle seslerini duyurmaya çalıştı. Burada konuşan Petrol ve akaryakıt işletmecisi Mert Ali Öztürk, bazı dağıtım şirketlerinin usulsüz işlemlerinin cezasını işletmelerin çektiğini söyledi.

DAĞITIM ŞİRKETLERİNİN CEZASINA AKARYAKIT İSTASYONU DA DAHİL EDİLİYOR

Akaryakıt işletmelerinin tüm yasal zorunluluklarını yerine getirdiğini hatırlatan Öztürk, “Sürekli denetimlerden geçiyoruz. Bizde bir sorun tespit edilirse gereği yapılsın. Ancak bizim müdahil olmadığımız bir suçun cezası bize kesilmesin. Bize ürün satan dağıtım firmalarının yaptığı usulsüz işlemlerden dolayı bizim işletmelerimizin kapatılmasını doğru bulmuyoruz. Burada büyük bir mağduriyet oluşuyor.” ifadelerini kullandı.

Öztürk, EPDK’nın lisans verdiği Akaryakıt Dağıtım Şirketleri ile sözleşme yaparak EPDK’ya başvuru yapıp ya lisans aldıklarının ya da lisanslarını tadil ettirdiklerinin altını çizerek, “Madem öyle EPDK 30/04/2021 tarihinde karar aldıysa, dağıtım şirketlerini neden 10. aya kadar kapatmadılar. Burada tüm petrolcü arkadaşları daha çok zarar ettirmekse, daha çok mağdur etmekse bunu başardılar.” dedi. Öztürk şöyle devam etti:  “Meslek grubu olarak isteğimiz, biz petrol ve akaryakıt istasyonları işletmecileri olarak ortada bir hata varsa en suçsuz olanıyız. Devletin 3 kurumu koordineli çalışırken bu evrakların sahte olduğunu anlamadıysa bizler de aldığımızı, sattığımızı vergi dairesine, EPDK’ya beyan ederek yaptığımız halde bugün suçlu olan bizler olmayı kabul etmiyoruz. Ortada bir suç ya da bir yanlış varsa bugün incelenen, kapatılan biz akaryakıt işletme sahipleri olmamalı, sahte faturayı bize veren, lisansını EPDK’dan alan, denetlemesi gereken ama denetlemeyen kurumlar olmalıdır. Şimdi bu kurumlar bizleri kamuoyunda kaçakçılıkla, 5015 sayılı kanuna muhalefet suçu ile yargılamak istemekte, bizlerin akaryakıt istasyonlarını kapatarak önce itibarımızı kirletip sonra ekmeğimizi kaybetmemize yol açmakta, binlerce çalışanı olan bir sektörü bitirmekte, yani kısacası hepimizin yıllardır mücadele verip elde ettiği ekmek kapılarını bir kalemde silip atmaktadır. Ortada bir suç varsa bunun muhatabı bizler değiliz. Görevini yapamayan ya da yapmamış olan kurumlardır. Ve şimdi bizlerin üzerine atılan suçların tamamını işlemediğimiz aşikar bir şekilde ortadadır.”

Mert Ali Öztürk, akaryakıt istasyonu işletmeciliği yapanların, aldığı ve sattığı akaryakıtın tamamını kayıt altına aldığının altını çizerek, “İşlemlerimizin hepsinin vergisi ödenmiş, bildirimi yapılmıştır. Bunları bu zamana kadar aldığımız faturalarla, ödediğimiz KDV tahakkukları ile otomasyon raporlarıyla ispatlayabiliyoruz.” dedi.