Değerli okurlar;

Geçtiğimiz günlerde, Ankara, Sıhhıye”den Kızılay yönüne yürürken tamda.
Sıhhiye köprüsünün altında çok uzun zamandır görmediğim boksör Ahmet ile karşılaştım.
Uzun yıllar görüşemediğim dostumla.
Bir yerde oturup sohbet edelim dedik.
Sağ sola bakınırken.
Köprü altında çay ocakları gözümüze ilişti.
Gölge bir yere oturup açık havada çayımızı yudumlarken hani derlerya sohbetinde belini kırdık.
Arkadaşım: “Gazetecilik nasıl mesleğinizi icra edebiliyormusunuz nasıl gidiyor” dedi.
Bende yapmış olduğumuz faaliyetler ve Türk medyasının bulunduğu durum hakkında bilgi vermeye çalıştım.

Bu arada yan masada oturan bir bey, “Abi gazetecimisin”diye sordu.
Döndüm yan masada iki bey bir bayan oturuyor.
” Evet gazeteciyim neden sordunuz”,dedim.

Kişi, “Abi Masanıza gelebilirmiyim”dedi.
“Buyur gel”dedik.
Lakin iyimi ettik..!
Kötümü ettik..!
Gelin bir bakalım.

Masamıza gelen kişi M.E adlı 45 yaşlarında sade giyimli, saf görünümlü fakat ağzı felaket laf yapan belliki ikna yeteneğini yüksek, kendinden oldukça emin ve pişkin birisi..
Vallahi mübalağa etmiyorum.
Hani derlerya:
Kaşı ayrı oynuyor.
Gözü ayrı oynuyor.
Tam bu M.E için denmiş bir söz olsa gerek.
Buraya kadar sorun yok.
Tanışma faslından sonra..
M.E; ” Gazeteci abi benim hayatımı yazarmısın benim hayatımdan tam bir roman olur.” dedi.
“Nasıl yani”dedim.
“Abi öyle anlatacaklarım var ki sana ilk defa bir dolandırıcının hayat hikayesini dinlemek sana nasip olacak buradan ne malzeme çıkarırsan çıkar.” dedi.
“Yok artık eyvahhki eyvah”dedim.
Boksör Ahmet: “Nediyon lan sen
NE DOLANDIRICISI diye haykırdı.
Birde ne göreyim.
M.E Masanın altında.
Sanki o an belimden aşağısı “FELÇ OLDU”
Çünkü bizim boksör lakab falan değil gerçek boksör.
Boksör Ahmet bir eline yandaki boş sandalyeyi aldı.
Ayağa fırladı.
“O anda ağzımdan şunlar döküldü.
Masaya otur ses etme aksisini yaparsan çekip giderim bir daha yüzüne bakmam”dedim.
Saolsun beni dinledi masaya oturdu.
İçimden yarabbi şükür dedim.

Boksör Ahmet”e : “biz gazeteciler katilede sorarız neden öldürdün.?
Pişmanmısın.?
Diye hırsızda, dolandırıcıyada sorarız neden çaldın.?
Pişmanmısın.?
diye o sebeb ben bu dolandırıcı ile konuşacağım ya kal dinle sorun yaratacaksanda git” dedim.

Boksör, “tamam”dedi.
Sessizce dinlemeye söz verdi.
Ben, “M.E ye hitaben gel kardeşim seni dinlemek istiyorum” dedim.
Bakın M.E ile aramızda neler konuşuldu.

Abi benim hayatımı yaz ben bu zamana kadar Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük oto dolandırıcılarından birisiyim. Bunlar yan masada oturanları gösterdi benim ekip arkadaşlarım. Hepimizinde birçok çok sabıkası yatarı var. Ayrıca devam eden mahkemelerimiz var.
Şuan yakalansam 18 sene yatarım var.
Benim işim araba alsat yapmak.
Yani benim yaptığım iş tamamen yasal ve kanuni adam araba satıyor araç satış ilanını görüyorum müşteri oluyorum.
Resmi olarak noterden satışı alıyorum.
Ve aracı satıyorum..
Süreç ise şu şekilde işliyor.

İlanda beğendim araç olursa..
Araç sahibi ile pazarlık yapıp notere gidersek av tezgaha düşünüyor. Noterde işlem bitip imza aşmasına gelince orada beş dakikada arabayı satanı etkiliyorum. Arabayı bu şekilde beş kuruş para vermeden alıyorum.
Daha sonra piyasanın az altında aracı peynir ekmek gibi satıyorum.
Alan razı veren razı tüm işlemler yasal daha sonra da aracı satan kişi hakkımda şikayetçi oluyor.

Türkiye’de araç dolandırıcısı denince ilk akla gelen isimlerden biri benim.
İhtisas ve uzmanlık alanım.
Araç dolandırıcısı olmam.
M.E nin yan masada oturan arkadaşlarınıda masaya davet ettim.
Öyle ilginç.
Öyle tuhaf şeyler anlattılar ki şaşkınlıkla dinledim. “Aracı olanlara araç satmak isteyenlere tavsiyeniz nedir.?

2022 yılındayız teknoloji var İnternet var her gün haberlerde dolandırıcılık olaylarına şahit oluyoruz.
Buna rağmen halen göz göre göre en basiti telefon edilmek sureti ile insanlar dolandırılıyor.

Tabii bu benim işime gelmez ama vatandaşlara tavsiyem parayı almadan kesinlikle ve kesinlikle aracın satışını vermesinler imza atmasınlar.

Son olarak belirtmek isterimki;
Olmaz demeyin,
Allah korusun.
İnsanız şaşar beşeriz bir anlık dalgınlıkla tüm samiyetimizle karşımızdaki dolandırıcıya yem olabiliriz.
Bu yüzden parayı almadan noterde araç satışı vermeyin.
Kalın Sağlıcakla
Kenan Akçahanoğlu