YILLAR GEÇTİKÇE DAHA DA BATMAK-
Değerli okuyucularımız herkese dua ve
selamla yazıma başlıyorum.Hayat pahalılığı,
enflasyon, işsizlik, ve yoksulluk daha önce nis-
peten hayatımızda var olmakla birlikte, hiç bu
kadar şimdi bugün yaşadığımız şiddette kapı-
mızı çalmamıştı.Bu yaşanan ağır tablo yabana
atılacak, önemsenmeyecek bir durum değildir.
Ateş ocaklarımıza yeni düştü, kaldıramayaca-
ğımız bir yükün, ve bu yükün verdiği ağırlık
toplumsal yaşamda ağır tahribatlara, telafisi
güç olan bir kulvara çekmektedir bizleri.Maa-
lesev bugün bu ağır ve birincil çözülmesi ge-
reken sorunlar gerçekten derinlemesine üstü-
ne gidilip, temelden sorunları çözme zahmeti
ve endişesi taşıyan bir iktidar ve gündem gö-
rünürde yok.Gündem dışı ve boş polemiklerle
zaman boşu boşuna ziyan edilmektedir.
Hiçbir şeyin insan hayatından daha ö-
nemli olmadığı bu yaşamda insan hayatına hiç
hak etmediği bir ağır bedeli yaşatmak ne insa-
ni nede kabul edilebilir bir anlayıştır.Ülke yö-
netmeye talip olan iktidar bu kadar kısa sürede
bu kıtlık ve kat kat yükselen bu ekonomik pa-
halılıkla ülkeyi ve milleti buluşturması kabul
edilebilir bir mazeret olamaz.Tamamen başarı-
sız, ve zamanında alınmayan önlem ve ihmal-
lerin bir acı faturasını ülke ve millet olarak ödü-
yoruz.Bunun başka tarifi olamaz.Bu ülkeyi ta-
biri caizse uzaylılar yönetmiyor.Eğer bu ülke-
nin başında bir iktidar, ekonomi ve diğer birim-
lerde bir sorumlu var ise, bahaneyi uzaklarda
aramanın bir anlamı olamaz.Bu bedeli geçmiş-
te olduğu gibi, bugünde bu fedekar millet ö-
demek zorunda kalıyor, buda büyük bir ve-
baldir.Fatih Sultan Mehmet’in deyişiyle vebal
hak etmeyen kişilere verilen makam ve mevki-
lerdir, sözünü hatırlatmaktadır.İşte bugün hak
etmeyen insanlar yönetmeye talip olup bizleri
sözde yönetiyorsa bin kez düşünmemiz lazım.
2002 ‘ den 2022 ‘ye geçen sürede çok
şeyler değişti.Ama bu değişim ve dönüşümün
insanlara yansıması hep teğet geçti.Hep rahat
bir yaşam, iyi bir gelecek umudu hep yarıda
kaldı.İyi bir hayat ve yaşam için ant içip bu ül-
ke ve millete yönetmeye talip olanlar sözlerini
ve yeminlerini unuttular.Bu millete ve ülkeye
hizmetkar olma yolundaki anlayışı çabuk unut-
tular.Ve bugün başımıza birer efendi oldular.Ve
bu efendi olma ihtirasları bugün bize geçmişle
mukayese edildiğinde bizlere neler kayıp ettir-
diler.2002 den bugüne bir fiyat kıyaslaması yaparsak:
2002 de dolar, 1,67tl. 2022 de Dolar 13.90
2002 de Euru, 1,66tl 2022 de Euru, 15,700
Çeyrek altın, 29 tl Çeyrek altın, 1.320
Dış borç , 130 milyar$. Dış borç, 600 mil.$
Benzin, 1,64tl. Benzin, 13.56 tl
Ekmek, 25 krş. Ekmek, 3.000
Gerçekten kıyaslanmayacak ve tamir edi-
lemiyecek bir fiyat endeksiyle karşı karşyayız.
Bu uçurumun kıyısına sürüklenen bir devlet, ve
milletin bugün hesabı kim verecek? Böyle ül-
kede bugün mukayese edilemeyecek bir fiat
makasının artışının üzüntüsü ve hüsranını ya-
şıyoruz.Geçmişe baktığımızda bugün bize ne-
ler oluyor sorusunu sormadan geçemiyoruz.
Eğer bu vatan bizim, bu millet bizimdir diyor-
sak, bugünler yarınlarda saklıdır.Eskiden yarın-
larımızı verdik bugünleri aldık.Ama ve lakin bu-
gün bu geleneği galiba unuttuk.Bugün yaşadı-
ğımız bu süreçte tam tersi bir durumla karşı
karşıyayız.Bugünleri feda edip ama eski istik-
rarlı yaşam ve ekonomideki ferahlığı yakalaya-
mıyoruz..Acaba bu tutarsızlık, ve başarısızlığı
kime borçluyuz?
Saygı ve sevgilerimle