Lale Karabıyık, Bakan Özer’e Sordu: “Bu Hasta Zihniyetli Kişiler Nasıl Okul Yöneticisi Olarak Atanmıştır?
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği yazılı soru önergesiyle Konya’da bir okul müdürünün lise öğrencisini “Seni MİT’e memur olarak alacağız” diyerek kandırdığı ve imam nikahına zorladığı iddialarını sordu.
Önerge gerekçesinde “Konya’da 17 yaşındaki lise öğrencisinin okul müdürü tarafından “Seni Milli İstihbarat Teşkilatı’na memur olarak alacağız” diyerek kandırıldığı ve MİT çalışanı olarak tanıştırıldığı kişi ile imam nikahına zorlandığı, günlerce cinsel saldırısına maruz kaldığı iddiaları kamuoyuna yansıdı. Ailenin şikayeti üzerine kendisini MİT görevlisi olarak tanıtan zanlı tutuklandı. Okul müdürü ile ona yardım eden başka bir müdür de açığa alındı. Benzer zihniyetlerin okullardaki yansımaları ise yıllardır duyulmaktadır.” ifadelerine yer veren Karabıyık’ın yanıt aradığı sorular şöyle:
1. Konya’da yaşanan psikolojik ve fiziksel şiddetin faillerinden olan okul müdürleri ile ilgili soruşturmanın sonucu nedir?
2. Bu hasta zihniyetli kişiler nasıl okul yöneticisi olarak atanmıştır?
3. Yaşanan olaylar bu aşamaya gelene kadar tespit edilememiş midir?
Bakan Özer’e Cemaat ve Tarikat Soruları
CHP’li Karabıyık, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği ikinci yazılı soru önergesiyle ise, Milli Eğitim Bakanlığı’nın cemaat ve tarikatlarla ilişkilerini sordu.
Önerge gerekçesinde “Eğitimin ülkeyi geleceğe taşıyan bir köprüdür; yalnızca doğru şekillendirilirse ve yön doğru çizilirse köprü doğru yere taşır. Ancak 20 yıllık AKP iktidarında, temeli gençleri siyasi olarak şekillendirme amacı ile atılan eğitim köprüsü, tarikat ve cemaatlerin arka bahçesi olan vakıf ve derneklerin kontrolü altında çökmüştür.
Milli Eğitim Bakanlığı, tarikat ve cemaatlerin arka bahçesi vakıf-derneklerle yaptığı protokollerle yetkilerinin bir kısmını bu kurumlara devretmiştir.
Son 20 yılda eğitim sitemimiz, çağdaş, bilimsel, laik, eğitim normlarından uzaklaşarak, ideolojik dayatmalara ve vakıf, dernek ve cemaatlere teslim edilmiştir.
Vakıf ve dernek adı altında eğitim sistemimize sızan tarikatlar ile yapılan protokoller ile, birçok il ve ilçede bu tarikatlar ile toplantılar, seminer ve çalışmalar düzenlenmektedir.” ifadelerine yer veren Karabıyık’ın yanıt aradığı sorular şöyle:
1. Milli Eğitim Bakanlığı’nın vakıf ve dernekler ile sürekli bir iletişim halinde olmasının nedeni nedir?
2. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı çalışan 975 bin öğretmen varken, bu vakıf ve dernekler neden eğitim hizmetlerine dahil olmaktadır?
3. Birçoğunun ismi çocuğa yönelik cinsel istismar vakaları ile yan yana anılan bu vakıf ve dernekler neden desteklenmektedir?
4. Türkiye’de aktif tekke, medrese ve sibyan mekteplerinin sayısı ve illere göre dağılımı nedir?