Değerli okurlar;

Hep diyorum.
Konumu mevki her ne olursa olsun.
Haksızlık edenin karşısında, haklının yanındayım.
Ayrıca mobing yapanların ve
şantajcılarında karşısındayım.
Bunların yanı sıra kadına çocuğa taciz ve şiddet uygulayanlara karşıyım.
Sahte tutanakla insanların ekmeği ile oynayanlara karşıyım.
Hırsızın, dolandırıcının üçkağıtçının karşısındayım.
Velhasıl:
Uyuşturucu alanının satanın,
Sessiz kullara (hayvanlara) eziyet edenin öldürenin.
Yani kısaca: Haksızlık yapan her kim olursa olsun.
“ONLARIN KARŞISINDAYIM”

Geçtiğimiz aylarda.
İstanbul’da bir kurumda yukarıdaki yazdıklarımın büyük bir kısmı yaşandı.
Kurum çalışanları bizzat şahsımla iletişime geçti.
Söz konusu ihbar ve şikayetleri ilmek ilmek dokuduk.
En ince ayrıntısına kadar araştırdık.
Yaptığımız araştırma ve inceleme sonucunda.
Gelen ihbarların tamamen doğru ve gerçek olduğuna şahit olduk.
Tabiki iddiaları ilk önce birinci derece yetkililere ilettim.
El cevap yalan söylüyorlar iftira atılıyor.
Ya doğruysa dememe rağmen asla kabul etmediler.
Yalan dediler.!
İftira çamur atıyorlar dediler.!
Ben bir çok kişiden teyit alınan iddiaların doğruluğuna emin olduğum için.
İkinci aşama yetkililere söz konusu şikayetleri ilettim.
Onlarda yalanladı.
Taşeron firmanın en altından en üstüne kadar gelen şikayet ve ihbarları yine ilettim.
Sonuç yine aynı yalan, iftira çamur atıyorlar dediler.
En son aşamaya geldim. İstanbul”da
kurumun en tepesine söz konusu iddiaları söyledim.
Arkadaş:
Birde ne göreyim hepsi söz birliği etmişce olayları kapatma ve iddaların asılsız olduğunu söylediler.

Tabiki bizde haksızlıklara sessiz kalmadık.
Üstlerine üstlerine gittik.
Sözde yetkilileri
defalarca uyardık ve ikaz etmemize rağmen.
Hiç bir yetkili “TINLAMADI”

Başta çapkın müdür kurum içinde sevgilisine aşırı özgüven verdi.
Müdürün sevgilisi olan bayan C…ve arkadaşı N.. çalışanlara yönelik mobing ve baskı uyguladı.
R..dersen Allah korusun sapık, Tacizciyi korudu kolladı.
Birde salyasını akıta akıta ortalarda gezen.
Birilerinin elinde kalacak olan.
Müptezel,
Şarlatan,
Soytarı,
Sözde Ülkücü
Doberman kılıklı önüne üç koyun verseler güdemeyecek olan. “ZAAT”
Yüzüne tükürsen.
“YARABBİ ŞÜKÜR DİYEN DENSİZ”
Geleyim;
Her iki bay müdüre..
Biri:
“AHLAK YOKSUNU NAMUSSUZ”
Diğeri sinsice hareket eden.
Nerde yolsuz, hırsız, sahte evrak düzenleyeni ve
Ayrıca Tacizciyi koruyan..
Avanak müdür.
Sizlere dedimki haklının yanında haksızın karşısında olun.
Oturduğunuz koltuğun hakkını verin dedim.
Yukarıda belirttiğim kişiler sanki,
“KULAKLARI SAĞIR GÖZLERİ KÖR OLDU”

Deprem olacak dedim.
Deprem oldu.
Sonuç ne oldu..?
Balık baştan kokmuştuya.!
Yaptığım görüşmeler sonucunda..
Hak yerini buldu.
En başta,
“ŞİRKET GİTTİ”
Arkasından
İlahi adalet tecelli etti.
Birinci aşama fevkalade başarılı oldu.
Sırada İkinci aşama ve üçüncü aşamaya az kaldı.
Şimdi bay müdürler siz ve yağcılar yalakalar.
Sizler düşünün.
Şükür
Ettiğiniz kötüler sizlerin yanınıza kalmadı.
Hiç kimseden helallik almayın kesinlikle tavsiye etmem.
Çünkü sizler kurumdan giderken her kez küfür edecek bilesiniz.
Son olarak şikayet ve ihbarları en baştan sonuna kadar kale alıp dinleyen yetkililere çok teşekkür ediyorum.
Bilinmesini isterimki:
Bu can bu bedende olduğu sürecede.
Benim:
En büyük silahım olan kalemim.
Her daim.
Doğruları gerçekleri yazmaya devam edecek.

Sağlıcakla kalın
Kenan Akçahanoğlu
0544 271 25 48