İnsanlara size verdiği değere göre ederlerini belirlemek gerek ne kadar çok taviz , o kadar çok sıradanlığı getirir önemsizlestirir kişiyi.

Kendine verdiğin değer kadar karşındakinden alırsın.
Alamıyorsan bir sorun var demektir,
yanında olabilmek her sözünü kabul etmek,ettirmek demek değildir.

Değer almanın en kolay yolu aldığı kadar vermektir ve beklediği kişinin çevresindeki davranışlarında eşitliğine endekslidir.

Saygı ve değer ayrılmaz bir bütündür biri eksilince diğeri de yok olur. Sevgi karşılık beklenmeden bir eylem olup istismara neden olursa unutulacak unsura sebep olur.

Yakınlık uzaklık fark etmez kişi kendi değerine cevap vermeyen kişilere tarzını, kararlılığını ortaya koymak zorundadır.

Kendini sevmek önemsemek kişinin yapması gereken en önemli etkenlerden biridir. Önce ben demeli ki varlığını ilk kendisi sonra karşısındakine benimsetmesidir.

Saygı sonradan oluşmaz ya vardır, ya yoktur değer verilen ve alınan her şey saygıya değer olacaktır. Kişi kimseyi sevmek zorunda değildir ama saygı duymak, duyulmak zorundadır.

Her kişinin alanını kapsadığı bir aurası vardır bunun içine alacağı kişileri kendisinin seçmesi gerekmektedir sırf yaranmak sevilme değer kazanma arayışlarına girmeden kendisi olmak zorundadır.

Bu da sadece öz güvenle oluşur taviz vermek o kişiye zarardan öte bir şey getirmez. Ederi kadar seveceksin ederi kadar değer vereceksin.

Sistem alma verme dengesini eşit tutabilenden yana oluşmakta biri eksik kaldığı takdirde kişi bunun bedelini fazlasıyla ödeyecektir.

Hatır gönül işleri bir yere kadar devam eder kullanıldığını hisseden her insan Bunun farkına vararak doğru yönetilirse ne karşısındaki nede kendisi incinecektir.

Deneyimler yolu belirleyecektir, değer verilecek ve alınacak kişilerde.
Hatalar ise sınırlar içinde kalabileceği sürece…

Dostça, güvenle sevgide kalın…

Emel Araz