Allah hiç bir anneye evlat acısı yaşatmasın
Genç yaşta biricik evladı Aziz Çağlar”ı kaybeden Alara Adams duygularını şu şekilde ifade etti.
“Anne olarak evlat acısı nedir bilirmisiniz?
Lafın sözün bittiği yerdeyim.
Bir anne için evladını kaybetmek bir milattır yaşamında.
O andan itibaren hiçbir şey eskisi gibi olamaz.
O annenin bakışları hiçbir bakışa benzemez artık.
Donuk bakarsın dünyaya, katılaşırsın, gülümsemelerin sahtedir artık.
Gözyaşlarını içine akıtmayı öğrenirsin.
Büyük bir kısmın uçup gitmiştir.
Kendini koskaca dünyada yapayalnız ve çaresiz hissedersin.
“Gözle görülebilen tek acıdır.”
Ateş düştüğü yeri yakar denir ya.
Evet ateş düştüğü yeri çok kötü
yakıyor.
Çevreyede küçük kıvılcımlar sıçrar ya.
Sanki yanardağdan fışkıran ateşli lav misali.
Bazıları söner zamanla, O zaman elersiniz “sığ” insanları hayatınızdan biir bir.
Bazıları da kor halinde için için yanmaya devam eder. Kalplerde.
Bir de tesadüfen o ateşin yanından geçenler olur, o kıvılcımlar onlarında kalplerine sıçrar.
Ama asıl ateşin düştüğü yer hiç sönmez, hafiflemez. İlk düştüğü andaki gibi yanar.
Sizlere evlat acısı nedir.?
Kelimelerle tarif etmeye çalıştım.
İşte evlat acısı böyle bir sey. Olmadı.
Koyu bir his, kopkoyu. En koyu siyahtan bile daha siyahdı.
Bazı insanlar için hayat daha zor.
Bütün ömrünü “tarifsiz” bir acıyla geçirecek kadar zor.
Oğlum yavrum: Allah rahmet eylesin.
Işıklar içinde uyu kuzum.
Seni çok özlüyorum.”duygularını bu şekilde ifade etti.
Bir anne olarak evlat acısı nedir bilirmisiniz
Bir anne için evladını kaybetmek bir milattır yaşamında.
O andan itibaren hiçbir şey eskisi gibi olamaz.
O annenin bakışları hiçbir bakışa benzemez artık.
Donuk bakarsın dünyaya, katılaşırsın, gülümsemelerin sahtedir artık.
Gözyaşlarını içine akıtmayı öğrenirsin.
Büyük bir kısmın uçup gitmiştir.
Kendini koskaca dünyada yapayalnız ve çaresiz hissedersin.
“Gözle görülebilen tek acıdır.”
Ateş düştüğü yeri yakar denir ya.
Evet ateş düştüğü yeri çok kötü
yakıyor.
Çevreyede küçük kıvılcımlar sıçrar ya.
Sanki yanardağdan fışkıran ateşli lav misali.
Bazıları söner zamanla, O zaman elersiniz “sığ” insanları hayatınızdan biir bir.
Bazıları da kor halinde için için yanmaya devam eder. Kalplerde.
Bir de tesadüfen o ateşin yanından geçenler olur, o kıvılcımlar onlarında kalplerine sıçrar.
Ama asıl ateşin düştüğü yer hiç sönmez, hafiflemez. İlk düştüğü andaki gibi yanar.
Sizlere evlat acısı nedir.?
Kelimelerle tarif etmeye çalıştım.
İşte evlat acısı böyle bir sey. Olmadı.
Koyu bir his, kopkoyu. En koyu siyahtan bile daha siyahdı.
Bazı insanlar için hayat daha zor.
Bütün ömrünü “tarifsiz” bir acıyla geçirecek kadar zor.
Oğlum yavrum: Allah rahmet eylesin.
Işıklar içinde uyu kuzum.
Seni çok özlüyorum.”dedi.