AKIŞ’TA KALALIM…

Enerji bir akımdır kişilerin etkilenmesinde birebir farklılık yaratan bir unsurdur kişiler ilk karşılaştıkları anda bu akımdan çok şey çıkartabilirler kendilerine dostluk ,Aşk, sevgi, menfaat, öfke, kin, nefret, kıskançlık vs.

Bu çekim daha sonraki zamanlarda kişilerin arasındaki duruma belirginlik yaratmasına etki olur.  Dostluk kurulacaksa kurulur, aşık olunacaksa olunur,sevgiye dönüşeceği her ne kadar zamanla belli olsada rengi belli olur, menfaat  bekleniyorsa  o doğrultuda yol alır. Öfkemi hissedilecekse o anda zaten oluşur ve öyle devam eder. Kin nefret duygularının oluşmasının temeli burada atılır, kıskançlık oanda hissedilir.

Hiçbir şeyin nedeni yoktur? sonradan oluşmaz hiçbir şey tesadüfte değildir, olma aşamasında gelme sebebidir. Vakti zamanı gelmiş demektir.

Hani derler ya senden elektrik alamadım diye , bunun nedeni  sana sıcaklık, güven duyamıyorum demektir.

Duyguları zorlamamak , baskı yapmamak, şekillendirmemek  gerek.
Akışta kalmak, akışa bırakmak, enerjiyi serbest bırakmak doğru olan da budur.

Baskı altındaki insan kendini hem özgür hissetmez, hem rahat karar veremez, bunu da karşısındaki insanın kavraması rahat bırakması o kişiye artı getirir.
Insan psikolojisi enteresandır uygun olanlar birbirini iter olmayanlar birbirini çeker artı ,eksi kutupları gibi….

Günümüzdeki ilişkilerin ,bilinmeyen denklemlere dönüşmesinin sebebine gelince ; başta  etken olan sosyal medyanın yeterince algılanmaması, ilişkilerin yapay ,suni olması bununda sonuçlarını malesef hepimiz  biliyoruz.
Başlangıç (istek Arzu heyecan)
Gelişim ,( anlatım zayıf gösterme az ,zafiyet )
Veee SONUÇ yani BİTİŞ …. HEPSİ BU…!

Emel Araz