Yıl 1806, Napolyon orduları Avrupa’nın birçok yerinde olduğu gibi Almanya’yı da tehdit ediyor. Nihayetinde aynı yıl Jena’ da Fransızlara karşı alınan yenilgi tüm Almanya’nın işgal edilmesine ve Fransa ile çok ağır şartlar altında antlaşma yapılmasına neden oluyor. Bu olaylar sonunda Alman siyasetçiler yeni reformlar üretmek için kolları sıvıyor ve Napolyon gibi topyekûn savaşın taklidine karar veriliyor. Çeşitli cemiyetlerin kurulumu, hazırlıklar derken tarihler 1815’e geliyor. İyi hazırlanmış Alman ve koalisyon güçleri Fransızları Waterloo’da mağlup ederek İmparator Napolyon’u tarih sahnesinden siliyor. Peki tüm bunların eğitim alanındaki öncüsü kim olabilir. Bir siyasetçi, bir bilim adamı ya da bir sanatçı mı? Hayır bir öğretmen; Friedrich Ludwig JAHN.
1778’ de dünyaya gelen Jahn; tarih, teoloji ve filoloji eğitimleri alarak 1806’ da Alman ordusuna katıldı ve 1809’da Berlin’de ortaöğretim okullarında öğretmen oldu. Uzun düşüncelerin ve planların neticesinde 1911’ de “Turnen” denilen akımı başlattı.
Tüm Almanları bir bayrak altında toplama fikrine sahip olan Jahn, bunu ancak Alman ırkının kuvvetlendirilmesi ve milli duyguların uyandırılmasıyla mümkün olacağını düşünüyordu. Jahn, Fransa karşısında alınan ağır yenilginin sebebini, vücudun iyi hazırlanamamış ve kötü organize olmuş bir ordunun Fransızlara kolay lokma olmasına bağlamaktaydı. Böylece Napolyon savaşlarında alınan yenilgi Jahn’da, Fransızlar gibi ulus ordularının kurulması gerektiğini ve bu orduya mensup gençlerin bedenen ve zihnen hazır tutulması fikrini öne çıkardı. Bunun reçetesi de ancak beden eğitimi dersine verilecek olan ehemmiyetle mümkün olabilirdi. Yoğun çalışmalar sonunda yeni jimnastik aletleri tasarlandı ve kısa sürede bu akım tüm Almanya’yı sardı. Nihayetin de vücudun bütünlüğü ve dinamikliğin önemi anlaşıldı. Bir fikrin, bir ideolojinin ve bir öğretmenin toplumu etkileyip tarihi nasıl değiştirebileceğine de tüm dünya tanıklık etmiş oldu.
Hemen hemen benzer sistem ve anlayışı bağımsızlık inançları ile harmanlayan aziz milletimiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde başlattığı milli mücadeleyi spor, eğitim, disiplin ve jimnastiğe önem vererek kazandılar.
Bizi biz yapan ve tarihimizde asla taviz vermediğimiz spor her nesilde gelişmek ve ilerlemek zorundadır. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur; sözüyle beden, zihin ve ruhun bir bütün olduğuna değinen Atatürk’ün bu sözünü görev edinen eğitimciler yetiştirmeyi şiar edinmekle çağdaş dünyaya örnek olunabilir. Bu amaçlar doğrultusunda en önemli vazife öğretmenlerime düşmektedir.
Bu vesile ile başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyorum.
Yazar: Buğra ÇELİK
Editör: Adem SUBAŞI