Sadelikten, tevazudan uzak lüks araçlarında tarikatı getirmeye çalışan kitleler kendilerine gelmek zorundalar beğenmiyorlarsa Cumhuriyeti ilkelerine saygı duymayacaklarsa Arap ülkelerine seve seve gönderebiliriz develerine binip gidebilirler lüks araçları bırakarak.

Bizim dinimiz sade anlaşılır bir dindir ve bizler müslüman olarak sadece Allah’a kulluk ederiz onların örgütlenmesine şirketleşmesine izin vermeyiz.

İçimize sokulan fitne fesatlık ayrımcılık dini kullanarak yaptırılmaya kalkılan zorbalıklar bizleri yıldırmamalı.

Herkes istediği şekilde şimdiye kadar nasıl yaşıyorsa öyle yaşamalı Şeyhlik, şıhlık pardon yani nerede yaşıyorsunuz burası Türkiye Cumhuriyeti.

Bizler dilimizi de biliriz dinimizi de şimdiye kadar ülkemizde hoşgörü hakimken herkesin dinine saygı duyulurken bu son yapılaşmalar la birlikte nabız yoklamalarda fazlalaştı.

Karma okullarına seçenek olarak kız okulları açılma teklifi bütün negatifliğiyle medyaya yansıdı bu işler böyle ufak önerilerle başlar sonra sınırları aşar buna elbette müsaade edilmeyecektir ülkemizde.

Sınırlarımıza sokulan Suriyeliler yüzünden ülkemiz yaşanmayacak hale geldi onlar vatandaş biz göçmen olmuş durumdayız umarım bu tehlikeyi anlar bir an önce çaresine bakılır.

Elbette ayrım yapmayan zihniyetimiz var ama her şeyin bir gerçekliği de var kendi ülkelerini satan kişiler bizlere neler yapmaz
bunları denetleyecek merciler nerede?

Dini kullanmak cahil insanlara geçirmek çok kolay ne geliyorsa başımıza zaten bunlardan geliyor korku tohumları ekilerek söz hakkı yitirilen her kişi bunu kabul etmek zorunda kalacaktır tehlike büyük.

Bizim dinimiz belli kitabımız belli Allah’a sonsuz inancımız da belli
bu tarikat cemiyetlerin yapmak istedikleri ise daha da belli.

Ailesini çocuklarını düşünen herkesin farkındalıklarını çoğaltması gerekiyor dur diyebilmek için bu bir isyan baş kaldırış değil aksine hak arayış düzeni koruma isteğidir.

Umarım devletin başındakiler de bu tehlikeye dur derler bir vatandaş olarak dileğimdir.

Yazımı Şems-i Tebrizi’nin sözleriyle ile bitirmek istiyorum.
Şeriat der ki: Seninki senin, benimki benim. Tarikat der ki: Seninki senin, benimki de senin. Marifet der ki: Ne benimki var ne seninki. Hakikat der ki: Ne sen varsın, ne ben.
Sevgiler…..

Emel Araz